Bazen en iyi veri kaynaklarımız tam olarak yeterli değildir. Öyle ya da böyle her arama pazarlayıcı özellikle anahtar kelime araması yaparken Google Anahtar Kelime Planlayıcı’nın verisine güvenirken, gerçek şu ki bu veri genellikle güvenilmezdir ve buna büyük bir kuşkuyla bakılmalıdır. Bunu ister ücretli bir arama kampanyası oluşturmaya yardım etmek için kullanın, ister hangi içeriğin yazılması gerektiğinde kullanın, Ortalama Arama Hacmi olarak sunulan sayılarda büyük uyarılar vardır. Bugün, Google Anahtar Kelime Planlayıcı’daki ipuçlarının üzerinden geçmek istiyorum, böylece daha iyi bir anahtar kelime araması yapabilir ve kendiniz ya da müşterinizin sitesi için daha akıllı kararlar alabilirsiniz.
Kirli Sır 1: Yuvarlatılmış Ortalamalar (Rounded averages)
Açık ara farkla Google Anahtar Kelime Planlayıcı’daki en çok kullanılan veri parçası “Ortalama Aylık Arama Hacmi” ölçüsüdür. Bu anahtar veri noktası bir reklam kampanyasında hangi anahtar kelimeler kullanılır gibi basit kararlardan karmaşık trafik tahmin eğrilerine kadar her şeyde kullanılır. Ama ona güvenebilir miyiz?
Diyelim ki bir spor web sitesi işletiyorsunuz ve önerilerde bu anahtar kelimeler çıkıyor: beyzbol skorları ve basketbol maçları. Google Anahtar Kelime Planlayıcı bu anahtar kelimelerin her birinin Ortalama Aylık Arama Hacmi’nin 201,000 olduğunu bildiriyor. İlk bakışta, bu anahtar kelimelerden birini seçip aynı trafik sonuçlarını beklerdiniz, değil mi?
Yanlış. “Ortalama Aylık Arama Hacmi” bir ortalamadan fazlasıdır; en yakın hacim kovasına yuvarlanır (ki bunu daha sonra açıklayacağım). Olayın bu olduğunu biliyoruz çünkü Google Anahtar Kelime Planlayıcı aynı zamanda son 12 ayın trafik verisini de ortaya koyuyor. Eğer bu datanın ortalamasını yaparsak, beyzbol skorları aylık 217,275 ziyaret alırken, basketbol maçlarının ortalamasının sadece 205,750 olduğunu görürüz! Bu da her ay 10,000’i aşkın arama farkı yapar, ki bu da Google Anahtar Kelime Planlayıcı’nın yuvarlama algoritması tarafından gizlenir.
Ortalama Aylık Arama hacmi 201,000 olan kısımdan örnek kelimeler aldığımızda, “asıl ortalamada” standart sapma 14,621’di. Bazı durumlarda ise bu sayı aylık aramada 40,000’in üzerindeydi! Eğer son 12 ayın verisine bakmazsanız, yıllık trafik tahminleriniz yaklaşık on binlerce ziyaret az olacak. Bu anormalliğe ne sebep oluyor peki?
Kirli Sır 2: Trafik Kovaları (Traffic buckets)
Google Anahtar Kelime Planlayıcı anahtar kelimeleri trafik hacmine göre gruplandırmak için “kovalar” kullanır. Bir anahtar kelime trafik hacmi 201,000 olan gruba giriyorsa bu, o anahtar kelimenin gerçekten 201,000 defa ya da 201,000’e yakın ziyaret edildiğinden değil, 201,000’lik kovaya sonraki 264,000’lik kovadan daha yakın olduğu içindir. Sonraki daha düşük kova ise 165,000 olup, bize aylık 80,000 arama gibi bir esneklik payı verir, ki bu da aslında düşüp Anahtar Kelime Planlayıcı tarafından 201,000 olarak kategorize edilebilir.
Devasa bir veri grubunu analiz ettikten sonra, Google’ın trafik için yaklaşık 85 farklı kovasının olduğunu, ve hepsinin de logaritma ile orantılandığını gördük. Bu da demektir ki uzun kuyruklu anahtar kelimeler 10-20 arama farkla kovalara düşerken, kısa kuyruklu kelimeler aylık yüzbinlerce boşluğu görebilir. Arama hacmi büyüdükçe, özellikle de aynı gruba düşen diğer terimlerle alakalı Ortalama Aylık Aramalar’ın doğruluğu konusunda o kadar az emin olursunuz. Aslında, en geniş kovaların her ay neredeyse çeyrek milyon farkları vardır!
Google bu yuvarlama prosedürünü uygunluk ve daha çok bu popüler terimler için büyük olabilecek gerçek aydan aya değişikliği hesaplamak için kullanır.
Kirli Sır 3: Gizli Anahtar Kelimeler (Hidden keywords)
Buraya öneri sisteminin ilgili kelimeler ve ifadelerle olan bağlantısının ne kadar saçma olduğunu göstermek için birkaç örnek vereceğim. İlk olarak “futbol” ifadesi ile başlayalım. Bu örnekte, içlerinde futbol kelimesi barındıran en değerli kelimeleri bulmak için GrepWords verisini kullanarak başlayacağız. Sonra da Google’a neyi önerdiğini soracağız. Bakalım ne kadar yakınlar ya da ne eksik.
Futbol kelimesi içeren en çok bakılan 3 kelime bize önerilmedi, ve sadece Google’ın önerdiği 4 kelime ilk 10’a girebildi. Aslında, Google anahtar kelime öneri raporlarından düzinelercesini inceleyip sadece anahtar kelimelerin %35’inin en çok bakılan terimler arasında olduğunu keşfettik.
Görünüşe göre Google Anahtar Kelime Planlayıcı basitçe terimlerin kapsamlı bir kesidini sağlamaya çalışıyor, ama pazarlamacılar için bu, daha derine bakmazsanız muhtemelen büyük fırsatları kaçıracaksınız demek. Öneriler güçlendikçe siz de daha kesin olurken, bu özelliğe hacim ve CPC limitleri belirleyerek ve aramanızı beslemek için daha çok kısa kuyruklu terimler seçerek karşı koyabilirsiniz. Sonuç olarak, aramanızı sadece Google Anahtar Kelime Planlayıcı ile sınırladıysanız bazı harika terimleri kaçıracaksınız demektir.
Kirli Sır 4: Kombinasyon Tutarsızlıkları (Combination inconsistencies)
Benim gibiyseniz ve telaffuz sizin sıfatınız değilse, kesinlikle Google’ın size “{kelimenin doğru telaffuzu} için sonuçlar” diye bir şey verdiğini görmüşsünüzdür. Bu arayıcı için oldukça kullanışlıdır ama anahtar kelime hacim ölçülerine oldukça büyük bir taş koyar. Google bu gibi durumlarda ne yapar? Telaffuzu doğru olan kelime için tüm trafiği mi hesaba katar (ki bu aslında arama sonuçlarında çıkar), yoksa yanlış telaffuza ya da türevlerine ait trafiği mi hesaba katar? Pekala, görünüşe göre bu karışık bir torba. Oldukça popüler bir terim olan Teksas A&M Futboluna bir göz atalım.
Yukarıdaki resimde bir insanın Teksas A&M Futbolu konseptini nasıl arayabileceğinin varyasyonlarını görüyoruz.
Farkediyoruz ki bu durumda toplam arama hacmi için anahtar kelime standart telaffuzla eşleşsin ya da eşleşmesin pek bir şey farketmiyor. Çok fazla anahtar kelime size Teksas A&M sonuçları gösterse de, Google’ın hacim sayısı sadece terimin doğru telaffuzu içindir.
İşte olay burada önemli bir hal alıyor. Diyelim ki futbol forması satan bir site işletiyorsunuz ve hangi okulların dahil olacağına karar veriyorsunuz. Google Anahtar Kelime Planlayıcı’nın verisine bakıyorsunuz ve “Teksas A&M Futbolu” ve “FSU Futbolu’nun” ikisinin de ayda 210,000 defa arandığını görüyorsunuz. Bu anahtar kelimeler hacim bakımından eşit görünüyorlar, ama aslında “Teksas A&M Futbolu” için daha fazla anahtar kelime bağlantısı var, ki bu da onun birleştirilmiş arama hacmini çok daha yüksek yapıyor. Böyle bir özel durumda, “Teksas A&M” yerine “FSU’yu” seçmeniz durumunda sırf Google Anahtar Kelime Planlayıcı’da anahtar kelime barındırmıyor diye yılda binlerce ziyaretçi kaybedebilirsiniz.
Bu oldukça mantıklı taviz gibi görünebilir. Anahtar Kelime Planlayıcı size anahtar kelime için aramalar başka bir ifadeye yönlendirilsin ya da yönlendirilmesin o aramaların sayılarını verir. Kalıcı olsaydı bu durum uygun olurdu, ama ifadelerdeki belirli noktalama işaretleri ile Google’ın bu duruma tamamen farklı davrandığını görüyoruz. Örneğin “facebook.com” ile “facebook com.” İfadelerine bir bakalım. Google bu iki ifadenin de ayda 7.8 milyon defa arandığını gösteriyor. Açıkçası bu iki ifade de aynı sayıda aratılmamış: Google iki anahtar kelimeyi de basitçe hem arama sonuçlarında hem de hacimde eşleştirmiş. Bu da anahtar kelime arayıcıları devasa bir anahtar kelimesi oluşturmaya ve satır satır düzenlemeye zorluyor.
İşte siz Excel uzmanları için bir ipucu: Jaro Wrinkler kullanarak benzer arama hacmine sahip birbirine çok benzeyen kelimeleri bulun. Sıklıkla bu terimler hem arama hem de hacimde eşleştirilmiştir. Böylelikle çıkarma işlemini daha kolay yapabilirsiniz.
Kirli Sır 5: Tuhaf Öneriler (Strange recommendations)
Google Anahtar Kelime Planlayıcı bazen anahtar kelime önerilerini tamamen yanlış algılar. İşte birkaç dakikalık beyin fırtınasından sonra çıkardığım birkaç örnek:
Çünkü Google Anahtar Kelime Planlayıcı önerilen anahtar kelimelerini oluşturmak için ifade eşleştirmeden fazlasını yapar, önerilen anahtar kelime listenizde sıklıkla gerçekten tuhaf girdiler ya da bir insanın yapamayacağı ama bilgisayarın yapabileceği bağlantılar bulursunuz. Ne yazık ki bu da nasıl bir dönüşüm alacağınız konusunda çok dikkatli olmanız, geri dönüşüme dayalı ücretli bir arama kampanyası başlatmak istiyorsanız kelime kelime bakmak zorundasınız demektir. Yani sonuçların güvenilirli konusunda emin olamazsınız. Kaç tane ağ yöneticisinin reklam kampanyalarına gözü kapalı olarak Google’ın önerilerini eklediğini hayal edebiliyor musunuz?
Her Şey Kayıp Değil
Neyse ki tıklama veri kaynaklarını kullanarak Anahtar Kelime Planlayıcı’ya erişip onu geliştirmenin birden fazla yolu var. Diyelim ki iki anahtar kelime veri kaynağı biliyoruz (ClickStre.am and SimilarWeb) ve bunlar da Google Anahtar Kelime Planlayıcı hacimleri ile güzelce bağlantı kurabiliyorlar.
SimilarWeb’ten gelen bu veri çok kullanışlıyken, terim için daha doğru bir tahmini arama hacmi oluşturmak Google tahminleri ile kullanıcı verilerini karşılaştıran geri dönüşümlü bir model oluşturmanızı gerektirir. Dahası, tüm Google kullanıcı temeli ile SimilarWeb ve ClickStre.am kullanıcı panelleri arasındaki demografik farklar, SimilarWeb ve ClickStre.am’in izlediği kullanıcılar farklı konulara eğilebileceği için, tüm anahtar kelime verisinde yaygın bir geridönüşümlü model oluşturmak en iyi seçenek olmayabilir. Çözümü ise konuya ait anahtar kelimeler çerçevesinde bir model oluşturmaktır.
Örneğin, tüm anahtar kelimeleri karşılıklı modellemek yerine, Google Anahtar Kelime Planlayıcı size aynı konuya ait aynı anahtar kelime kovasında olan iki kelime verdiyse (aylık 210,000 arama gibi), çalışırken konuyla alakalı anahtar kelime örneklerini kıyaslayarak, ve bunları da iki benzer kelimenin performansı konusunda tek tek tahmin yürütmede kullanıp geri dönüşümlü bir model oluşturabilirsiniz.
Bu kullanıcı verisi sizi tane tane bakmaktan kurtarırken anahtar kelimeler için hem daha ayrıntılı hem de daha doğru önerilerde iyileşmek biraz daha zor olabilir. Bu noktada yapabileceğiniz en iyi şey GREPwords, KeywordTool.io ya da Moz Keyword Explorer gibi veri toplayıcılar kullanmaktır.
Anahtar Kelime Planlayıcı Öldü. Çok Yaşa Anahtar Kelime Planlayıcı.
Ne yazık ki, Google Anahtar Kelime Planlayıcı’nın tüm tuhaf esprilerine ve sınırsız aldatmalarına rağmen, Google’dan arama hacim verisini çıkarma yönünden kendimizi geliştirmemiz en iyisi. Verinin bir kısmını tıklama verisinden arıtabiliyoruz, ya da Google Adwords kampanyaları yürütüp izlenim sayılarına bakarak tahmin yürütüyoruz, hatta Google Arama Konsolu’na bile bakıyoruz. Ama bunların hiçbiri Google Anahtar Kelime Planlayıcı’nın yerine geçebilecek şeyler değiller.
Google Anahtar Kelime Planlayıcı’nın sorunlarının anahtar kelime aramanızda önünüze çıkmasına izin vermek yerine, bunu bir avantaja dönüştürün. Anahtar kelimenin doğru haliyle eşleştirilmiş bir ton yanlış telaffuzun olduğu noktada uçlarına bakın, ama bunu hacim skoruna eklemeyin. Bu, kısa terim normalden de kısa durduğu için rakiplerinizin gözünden kaçarken, sizin için büyük bir kazanç olacaktır. Nerede kötü veri varsa, detayları zorlarken kazanılacak para da vardır. Bu yüzden, eldivenlerinizi takın ve Anahtar Kelime Planlayıcı’yı ovalamaya başlayın. İşleyen demir ışıldar.
Çevrilen link: https://moz.com/blog/google-keyword-planner-dirty-secrets